Okul kütüphanemizin rafları arasında gezinirken daha önce adını hiç duymadığım kitapları keşfetmeyi seviyorum. Haldun Taner’in bu kitabı da, onlardan biri oldu benim için.
Güya Yaşar Kemal’in İnce Memed’ini bulmak için kitap numaralarını inceliyordum. Yerinde olmadığını gördüğümde de gözüm Haldun Taner’in kitaplarına ilişti. Bu sıralar farklı öykü tarzlarını okumaya ilgi duyduğumdan, benim için harika bir tesadüf oldu Sevgili Taner’in öyküleriyle tanışmam.
Gelin, önce kısaca Haldun Taner’den bahsedelim :
Haldun Taner kimdir ?
1915 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Taner, gazeteci, öğretim üyesi ve çeşitli alanlarda (oyun, öykü, fıkra, söyleşi) kaleme aldığı kitaplarıyla, başarılı bir yazardır.
1967 yılında, Zeki Alasya ve Metin Akpınar ile birlikte Devekuşu Kabare Tiyatrosu‘nu kurmuştur. Kabare* türünün, Türkiye’deki en önemli temsilcilerindendir.
* her türlü güncel sorunu ince bir alayla, iğneleyici, yerici, taşlayıcı bir tutumla ele alıp toplum eleştirisine yönelen tiyatro türü.
Edebiyatımızdaki ilk epik tiyatro olan Keşanlı Ali Destanı adlı oyunun da yazarıdır.
Eserlerinden Birkaçı :
- Kızıl Saçlı Amazon (öykü)
- Yalıda Sabah (öykü)
- Şişhane’ye Yağmur Yağıyordu (öykü)
- Fazilet Eczanesi (oyun)
- Keşanlı Ali Destanı (oyun)
- Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım (oyun)
- Devekuşuna Mektuplar (düzyazı)
Kızıl Saçlı Amazon Kitap Yorumu | İncelemesi
Haldun Taner’in Kızıl Saçlı Amazon kitabı, iki farklı öykü kitabının birleşiminden oluşuyor. Bu kitaplar : Yaşasın Demokrasi – Tuş
Toplam 25 öyküden oluşan ve Bilgi Yayınevi’nden çıkan bu kitapta önce uzun uzun, Haldun Taner’in biyografisine yer verilmiş. Kendi eserleri için şu tanımı yapıyor sevgili Taner :
“Bizim geleneklerimizden, bizim insanımız ve konularımızdan yola çıkıp bütün bunları, öz Türkçemiz ve bize özgü bir görüş biçimi ile çağdaş dünyanın verileriyle aktarmak…”
Tanımladığı gibi de yazmayı başarıyor. Bizi, Nâzım Hikmet’in de deyimiyle vıcık vıcık insan kaynayan bir mahşerden geçiyor. Bir yazar için bunu başarabilmek, takdir edilesi bir durum.
Kitapta eski Türkçe kelimelere de yer verilmiş fakat bu, anlamanızı güçleştirecek kadar değil. Konusu ve yazım dilini çok sevdiğim iki öyküsünden bahsetmek istiyorum.
Bir Motorda Dört Kişi, en çok keyif aldığım öykülerinden idi. Aynı vapurun içinde, aynı olaylara farklı tepkiler veren farklı yaş, cinsiyet ve statüdeki dört insanın tepkilerine tanık oluyoruz.
Bu dört kahramanımız, Haldun Taner’in deyimiyle: Sarı saçlı bir kadın, çiğ et kokan bir kasap, dazlak başlı bir profesör ve ağzında piposuyla bir delikanlı.
Her şey, kadının “Yanıyoruz… İmdat… Yanıyoruz!” feryatlarıyla başlıyor. Sonrasında alıyor herkesi bir can havli.
Bir Kavak ve İnsanlar adlı öyküde, özellikle günümüz açısından çok haklı göndermeler ve eleştiriler var. Olay, bir fabrikatörün sokaktaki kavak ağacından telefon kulübesi yapmak istemesiyle cereyan ediyor.
Gel zaman git zaman bunu yapıyor da. Fakat kavak ağacı, o kulübede canlanmaya, kök salmaya devam ediyor. Fabrikatör, bu duruma bir anlam veremeden, inatla kulübeye uzanan yaprak ve dalları kesiyor.
“Buna sade köylüler, kuşlar, çiçekler değil, tersine çevrilmiş kahve fincanlarına benzeyen ağır başlı izolatörler bile şaştılar.”

Kitapta bunun gibi birçok yeni şey öğrendim. Örneğin “Hanyayı Konyayı görmek” deyimindeki Hanya’nın “h” harfi ile yazıldığını.
Eminim ki birçoğunuz bunun doğrusunu biliyorsunuzdur. Sanırım ben Trakyalı olmamın bir getirisi olarak yıllardır “anyayı konyayı” şeklinde kullandım. 🙃
Bunların yanı sıra çokça güzel şarkı da kattım müzik listeme. Haldun Taner, yalnızca bizi, bize, bizim dilimizden anlatmakla kalmamış aynı zamanda bilmediklerimizi bir bir sıralamış bir öğretmen edasıyla. Bir zamanlar, Gazetecilik Enstitüsü’nde dersler vermesini de buna bağlayabiliriz.
Bana kazandırdığı müziklerden biriyle baş başa bırakıyorum sizi. Daha niceleri, kitapta saklı 🙂
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoş kalın,
Ece 🌼
Haldun Taner benim de çok sevdiğim ve kitaplarını zevkle okuduğum bir yazardır.Bir süre de tiyatro derslerini izlemiştim. Ay Işığında Çalışkur adlı eseri hem kitap olarak yayınlandı ve oyun olarak oynandı, tavsiye ederim.
BeğenLiked by 1 kişi
Tavsiyeniz ve değerli yorumunuz için teşekkür ederim Erhan Bey, en kısa zamanda kitabı edinip bulabilirsem oyun versiyonunu da izlemeye çalışacağım.
Sevgiler 🌼
BeğenBeğen