Okuduğunuz her kitap, dünyaya karşı bakacağınız yeni bir penceredir. (bizzat kendime ait bir söz)
Bu nedenle ben şuna inanıyorum: tarzımız ya da savunduğumuz görüşü içersin içermesin, bol bol okumalıyız. Okudukça göreceğiz ki, yaşamak için at gözlüklerinden çok daha fazlasına ihtiyacımız var…
Bu ay’a 9 kitap sığdırdım. Her biri bana farklı şeyler kattı. Yeni pencerelerim oldu mesela 🙂 Her birinden yaz yağmurunu izlemek çok keyifli 🌧
Bugün size bu kitaplardan bahsedeceğim kısaca. Kitapları merak edenler ya da ilk kez rastlayanlar için de bir ön izlenim olur 🌿
1. Hayvan Çiftliği | George Orwell •
Kapağı itibariyle çocuk kitabı izlenimi veren bu kitap alt başlığı ile de bunu destekliyor : Bir Peri Masalı !
Fakat bu ne bir çocuk kitabı, ne de bir peri masalı. Hayvan Çiftliği, çok güçlü bir yergi ve politika kitabı.
Okuduktan sonra daha detaylı yorumlamıştım. İçeriği hakkında daha geniş bilgi almak için o yazımı okuyabilirsiniz : Hayvan Çiftliği (yazılarda spoiler yoktur, endişelenmeyiniz)
2. Ermiş | Halil Cibran •
Ermiş, sosyal medya aracılığıyla görüp “bir gün alıp okumalıyım” dediğim bir kitaptı. Nitekim kitapçıda görünce hemen almış, o gün de tek solukta bitirmiştim.
60 sayfalık ince bir kitap olmasının yanı sıra düşündürücü, bu nedenle yoğun bir kitap. Ermiş denilen adamın farklı konular hakkında verdiği vaazlardan oluştuğunu söyleyebilirim.
Bu konular : Sevgi, Evlilik, Çocuklar, Acı, Eğitim, Kendini Bilme vs…
Ahım şahım etkilenmesem de severek okudum ve hak verdiğim/ sevdiğim sözleri vardı :
- …yazgınızı silecek olan tek şey alın terinizdir.
- Neşeniz, maskesini çıkarmış kederinizdir.
3. İki Şehrin Hikâyesi | Charles Dickens •
Tarihî olaylara ilgi duyan biriyseniz bu kitabı seveceğinize eminim. Fransız Devrimi’nin karanlık yüzünü iliklerinize kadar hissediyorsunuz.
Yalnızca dili biraz ağır. Özellikle ilk sayfalarda bunu hissediyorsunuz ama sabredip okumaya devam ettiğinizde “iyi ki, iyi ki devam etmişim okumaya” dedirtiyor.
Daha geniş kapsamlı yorum ve incelememi, buradan okuyabilirsiniz : İki Şehrin Hikâyesi
4. Mahalle Kahvesi | Sait Faik Abasıyanık •
Türk edebiyatında öykü denilince parmakla gösterilen isimdir Abasıyanık.
Biraz ilgili biriyseniz Türk yazın dünyasına, mutlaka okumuşsunuzdur hikâyelerini. Genelde ya çok sever, ya da hiç sevmezsiniz. Ben tam ortadayım bu çizginin. Her hikâyesini sevdiğimi söyleyemem ama hepsinde samimiyet ve doğallık bulduğumu söyleyebilirim. Bazen çok sürükleyici iken bazen tekrar tekrar okumanız gereken yerler oluyor.
Benim pek keyif almadığım, başkalarının övgüyle bahsettiği hikâyelerde “Herkes, tek seferde okuyor anlıyor, kesinlikle bende bir sorun olmalı” diye düşünürken kitabın sonunda Orhan Veli Kanık’ın şu sözlerini gördüm :
“O savrukluğu Sait Faik’te zaman zaman ben de görüyorum. Bir cümlesini anlayabilmek için uzun uzun düşündüğüm oluyor; ‘Şu cümleyi şöyle kursaydı daha iyi ederdi…’ dediğim oluyor.”
Sonra da ekliyor: “Oluyor ya, bir yandan da biliyorum onun ileri bir dil anlayışına vardığını.”
Bu kitabında Plajdaki Ayna öyküsünü çok, çok, çok sevdim. Kınalıada’da Bir Ev de, Kanık’ın son sözünden sonra daha da anlam kazandı. Ha bir de Kestaneci Dostum. Çok içimizden, mahalle arasından bir öyküydü, ve daha sayamadığım niceleri…
Genele bakıldığında, seviyorum ben Abasıyanık’ın kalemini. Size öykünün samimiyetini ve doğallığını geçiriyor ki bence bu, iyi bir öykücü için olmazsa olmaz bir özellik. Boşuna anmıyoruz onu bu sıfatla. Ruhu şad olsun…
5. Huzursuzluk | Zülfü Livaneli •
Bu ay beni en çok etkileyen, en çok sarsan ve hayatıma en geniş pencereyi aralayan kitap oldu, tartışmasız.
Kitabı yorumladığım yazımda, hakkında yeterli incelemeyi ve anlatıyı sunduğumu düşünüyorum. O yüzden şu an ne desem eksik kalır. Yazımı şuradan okuyabilirsiniz : Huzursuzluk
6. Kekeme Hamlet | Doğukan İşler •
Doğukan Bey, yazın dünyasında yeni diyebileceğimiz bir yazar ve ben kalemini çok başarılı buldum bu kitabıyla. Böyle yazarları desteklememiz, onları gün yüzüne çıkarmamız gerek.
Kekeme Hamlet, yalnızca bir çocuk kitabı değil. Özellikle tiyatroya ilgi duyan, bir özelliğiyle toplumdan dışlanan ya da falanca konuda korkuları olan herkes için tek solukta derin bir macera.
Detaylı yorum ve incelemem için şuraya gelebilirsiniz : Kekeme Hamlet
7. Harry Potter ve Felsefe Taşı | J.K. Rowling •
Günümüzde Harry Potter, bir kültür haline geldi. Bu kurguyu çok seven ve onu hayatına yediren binlerce insan var.
Rowling’in çok zorlu koşullar altında yazdığı bu kitabın başta defalarca red yediği halde, önünde sonunda tüm dünyanın konuştuğu bir kitap/film olmasına şaşmamalı, çünkü hakikaten orijinal ve sağlam bir kurgusu, hikâyesi var.
Şu yaşıma kadar Harry Potter hakkında ne biliyorsun diye sorsaydınız, “Harry- Hermione, Ron, Hogwarts, Baykuş” gibi çok temel şeyler söylerdim çünkü filmlerini bile biraz oradan biraz buradan yarım yarım izlemiştim.
Bu kitabını okuduktan sonra etkilendiğimi söylemeliyim. Hatta sonrasında ilk filmini açıp izledim ve daha da keyif aldım. Yine de hayatıma yedirecek ve devamlı hakkında araştırma yapacak kadar bağlandığım söylenemez, fakat sandığımın aksine çok sade ve akıcı bir dili var Rowling’in.
(Filmini izlemeden önce kesinlikle kitabını okumanızı öneririm.)
8. İlahi Komedya | Dante •
Olay, kahramanımızın ölmeden ahirete gitmesi üzerine şekilleniyor ve kitap, üç bölümden oluşuyor : Cehennem | Araf | Cennet
Kahramanımızla birlikte sırayla bu 3 yerde geziyor, ölen insanların ceza çekişlerini ve huzura erişini görüyoruz. Dante, hristiyan olduğundan onun gibileri cennete, müslümanları cehenneme konumlandırıyor. Kitapta bunun için bir açıklama mevcut.
◊ 382 sayfa olan bu kitap açıkçası beni çok yordu. Din bazlı olmasından değil de dilinin bazen çok ağırlaşması ve devamlı özel isim içermesi nedeniyle.
Pişman değilim ama okuduğum için. Yeni bir pencere daha kattım hayatıma. Okuyanlar varsa siz ne düşünüyorsunuz merak ediyorum, ya da okuduktan sonra yorumlarınızı dinlemek isterim 🌿
9. Güneş, Kumsal ve Deniz | Cornella Funke •
Çocuk kitapları benim için çok ayrı bir yerdedir. Resimli-resimsiz, beş sayfalık-kırk beş sayfalık demeden okumaya çalışırım ve beğendiklerimi defalarca açıp okurum.
Bu kitap da o defalarca açıp okuyacağım kitaplar kategorisinde.
58 sayfa ve altı farklı hikâyeden oluşuyor. Hepsi de güneş, kumsal ve deniz temalı 💛 Bu fotoğrafladığım kare, Şişedeki Mesaj hikâyesinden ve çok, çok sevdim. İlgilenenlere tavsiye ederim🌸
⭐️ Benim temmuz ayında hayatıma kazandırdığım pencereler bunlardı… Okumalıyız arkadaşlar, küçükler, büyükler. Okursak umut var demektir !
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoş kalın,
Ece 🌼
Fantastik kitapları hayal gücünün ilmek ilmek işlenmiş ürünleri olarak görüyorum.Haziran ayında okuduğum,daha öncesinde filminde görüp yerini araştırdığım,yeşiline bakmaya doyamadığım beni Yeni Zelanda’daki Hobbit Köyü(kitap yazıldıktan sonra köy insan eliyle yapılmış) ile tanıştıran J.R.R. Tolkien’in eserlerinden biri olan Hobbit beni heyecanlandıran kitaplarımın başını çekiyor.Eğer Orta Dünya’ya merhaba demek istiyorsanız Hobbit ile başlayabilirsiniz.En çok bilindiği kitabı olan Yüzüklerin Efendisi ile başlanılırsa karışık ve sıkıcı gelebilir.Başlarda sizinde sevdiğiniz çocuk kitabı gibi görünüyor ama ilerledikçe Tolkien’in hayal gücüne hayran kalıyorsunuz.(Kitapta çizimleri de mevcut.)Ben hâlâ etkisindeyim🌿 Pişman olmayacağınız ve dikkatli okunursa ders çıkarılabilecek kitaplardan😊3 gün önce başladığım Jack London kitaplarından Martin Eden, hayatı denizlerde geçmiş olan 20 yaşındaki gencin Ruth adındaki bir kızla tanışması ile hayatını tamamen değiştiriyor.Ruth’un seviyesine ulaşmak,onunla bildiklerini paylaşabileceği kadar pek çok kitap okuyor.Yakın tanıdıkları ve gemideki kaptanına kadar pek çok kişi Martin’deki bu değişikliği fark ediyor.Aslında kitap Jack London hayatını anlatıyor diyebilirim.Bitirmedim ama beni 18 yaşımdan çok daha ilerilere götürüp hayat tecrübesi edindirdi✨Okumadığınız kitaplarsa biraz olsun bilgilendirmişsem mutlu olurum.Tıpkı sizin yaptığınız gibi😍
BeğenLiked by 2 people
Merhaba Şeyma (adını yanlış biliyorsam lütfen uyar) benim için çook güzel ve faydalı bir yorum oldu bu. 🌸 Eminim okuyan herkes de faydalanacaktır 🙂 Tolkien, şu sıralar tanışmayı çok istediğim bir yazardı, bu yüzden filmlerini izlemeyi erteliyorum hâlâ. Yorumun beni daha da heyecanlandırdı. Dediğin gibi önce Hobbit ile başlayıp Yüzüklerin Efendisi ile devam edeceğim bu fantastik maceralara 🙂
Martin Eden’i de çok fazla duydum fakat bir türlü alıp okumaya yeltenememiştim. Sen böyle anlatınca büyük merak duydum hatta girdiğim ilk kitapçıdan alacağım ⭐️
Bu güzel yorumun için çok teşekkür ederim. Bilgilenmek ne kelime, büyük bir heves doldu içime 🙂
Kucak dolusu sevgiler 💛
BeğenLiked by 1 kişi
nacizane tavsiyem haruki murakami kitaplarına da bir göz atın. inanın çok seveceksiniz🌹
BeğenLiked by 1 kişi
Merhaba, çok teşekkür ederim öneriniz için. Ben de yakın zamanda keşfettim, okuma listemde ekli, en kısa zamanda tanışacağım kalemiyle 🙂
Sevgiler, 🌼
BeğenLiked by 1 kişi