Dünya üzerinde, insanlığa ilham olmuş ve olmaya devam eden öyle çok güçlü kadın var ki, hepsini yazmaya kalksak ömür yetmez. Çoğu da geçmişinde binbir çeşit zorluğa göğüs germiş, bu sayede kendi ayakları üzerinde dimdik durabilen kadınlardan.
Bu güçlü kadınlar yalnızca tarihten ya da gazetelerden okuyabildiğimiz örnekler değil, bu örnekler çok yakınımızda. Belki anneniz belki babaanneniz kadar yakında 🌸
Peki “Dünya Kadınlar Günü” size ne ifade ediyor ?
- Anneye, kız arkadaşa vs. çiçek alınan gün ?
- Her yerde kol gezen “Kadınlar günün kutlu olsun” mesajları ?
Bugünün nasıl tarihe kazındığını araştırdınız mı hiç ? Ben biraz araştırdım, bugün yazımın başında size bunu kısaca anlatmak istiyorum :
08.03.1857 – New York
Bir dokuma fabrikasında gerçekleşiyor olay. Çalışma koşullarının iyileştirilmesini talep eden 40.000 işçi greve başlıyor. Olay yerine gelen polisler, işçilere saldırıyor ve onları fabrikaya kilitliyor.
- Sonrasında bir yangın meydana geliyor ve fabrikadan çıkamayan/polis barikatlarını aşamayan 120 kadın işçi, orada can veriyor.
Bu olay neticesinde , ilk kez 1921 yılının 8 Mart gününde “Dünya Emekçi Kadınlar Günü” olarak anıyorlar o acı hatıraları. 1977 yılına gelindiğinde ise Birleşmiş Milletler, 8 Mart’ın “Dünya Kadınlar Günü” olarak kutlanılmasını talep ediyor.
O gün bugündür de 08 Mart, “kadınları yüceltmek, takdir etmek, hatırlamak, onlara olan sevgileri göstermek” adına Dünya Kadınlar Günü olarak kutlanmakta.
Sadece 8 Mart değil, bir ömür adından nice güzelliklerle söz etmeliyiz kadınların.
Buna verilebilecek en iyi örneklerden birisi Betûl Mardin 🌿 Aman dikkat, Betül değil, Betûl 🙂
Çalışmak ve azmin vücut bulmuş halidir 93 yaşındaki bu güçlü kadın !
Birkaç sene önce izlediğim TEDx videosu sayesinde tanımış ve hayran kalmıştım. Kendini gayet sade ve net şekilde açıkladığı, izlediğinizde hayran kalacağınız o video :
Sevgili Betûl Mardin, kadınlara öğütlerde de bulunuyor. Her biri kulağa küpe yapılası:
1) Her sabah spor yapacaksın. Günaşırı filan değil evladım. Her sabah.
2) Hep çalışacaksın. Üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.
3) Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi yakala. Her konuda kendini update et. Yeni çıkan kitapları da bil, yeni açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de.
4) Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less! (Bir problem eksik!)
5) Çocuk meselesine gelince… Ha işte, burada akan sular duruyor. Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder. Doğurmayacaksan, evlat edin. O zaman da senin çocuğun değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen de, manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine yardımcı ol.
6. Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze ve meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!
7) Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi hayatının tanıklığı, hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesela benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajanda’sına o gün olanları yazmış. Hâlâ açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.
8) Olumlu olacaksın.
9) Bazı şeyleri kabul edeceksin. Bütün kadınların seni sevmesine imkân yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.
10) Erkeklere gelince, aynı anda birkaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin!
Dünya Kadınlar Günü‘müz kutlu olsun. 1857 yılında hayatını kaybeden 120 kadına saygı ve rahmetle…
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoş kalın,
Ece 🌼
ece özer '' 